Mum Işıklı Yüzler

Mum Işıklı Yüzler
Yüzler..Birbirinden farklı yaratılmış yüzler..Rengine aldanıp kendimizi değiştirdiğimiz karakterler..6. his diye bir şeyin olmadığını sonuna kadar savundurtturabilen insanlar.. Aldanmak yaşamı engelleyen önemli bir etken. Karşımızdakine aldanmanın dışında en geri dönülmezi de kendimize olanı..Bir çok yüzü ışık oyunlarından görmüyoruz. Bir çoğu da mum ışığında gördüklerimiz..Hep bir yanları karanlık olan yüzlerden ışık dolu beklentilerimiz var..Kendini içinde taşıdığı karakterin ışığıyla yansıtan birini bulduğunuzda o sizsiniz demektir. Tabi eğer siz de o ışıkla yansıyorsanız..

30 Nis 2012

Bir zaman


Ben bir zaman gördüm.. hep seni düşündüğüm,üşüdüğüm
Hiç bitmeyen sigaramla havaya dumanlar çizdiğim
Rakının tadına alıştığım,her şarkıyı sana adadığım
Gözümün seyirdiği,duygumun donduğu bir zaman
Herkes gibi hiç bir yerde aramadım seni
Her gözüme değende görmedim
Hiç bir şey tanıdık gelmedi
Kendimden korktum bazen
Hiç ayıklamadım seni yaşamımdakilerden
Sonra sonra anladım ki alışmadım sana sadece sevdim..
Tek kalmışsın sahilimde,sadece sen hafızamda
Ben bir zaman gördüm
Titrediğim,eserken tufanlar seni esgeçtiğim
İçtikçe içtiğim,öldükçe dirildiğim,dokundukça benim olan bir zaman
Renkleri beyaz bellediğim,beklemeyi adet edindiğim
Sayıklattıran bir zaman
Sabahında seni özlediğim,gecesinde gözlerimde sakladığım
Başkasını düşünemediğim,aynalarda yüzünü seyrettiğim
Toprağa benzettiğim..
Memleketim kadar sevdiğim bir zaman 

19 Nis 2012

Gelesim Var


Kelebek edasıyla geçmek bilmeyen şaşkın saatlerin
Binbir eziyetle bitirdiği hücrelerim var
Gemi geçişlerini ezbere bildiğim şehrimden erken kaçmak isteğim var
Bir flamenko dansı gibi gürültüyle yere basasım
Bilmediğim bir sahilin yağmurunu yaşayasım var
Bir çoşkuyla lodosu bekleyesim,duvarları yıkasım
Sana inanasım var.
Vazgeçişten geçesim,kendimi sana itesim
Uzun yürüyüşlerde anılarımı saçasım var
Balıkları denize atasım,sazlıklarda kürek çekesim 
Sana gelesim var

11 Nis 2012

Tutuk


Ben güneştim O aya tutulurken
Isıttım onu baktım gözlerine,huzurlu kıldım karanlığını.
O sakindi yalnızlığı seçti
Ben parlaktım O mat
Gözlerini aldıkça elleriyle kapattı 
O bana bakmadıkça ben küstüm
O ayı sevdi ben de O'nu
Sanki mutsuzluğu seviyordu bense hayalleri
O tutuktu ben vurgun
Gerçeği arıyorduk ikimizde
Ben O'nda buldumO aya tutuldu.
Ay sakin gecelerinin yıldızıydı,ben karmaşık günlerinin parıltısı
Bana yaklaşamıyordu,benliğindeydim bilmiyordu.
Geceleri seviyordu
Bense özlüyordum
Geceleri aya bırakıyordum O'nu
Seçmiyordu,gerek yoktu. O aya  tutuktu
Siyahtı dört yanı,ben ışıltımdan kıskanırdım ayı
O'na yakamoz yapardı
Ay kendine aşıktı bende O'na..

9 Nis 2012

Aşk


Aşk diye bir şey var.. Tabi yaşayabilen için.. 
Şahsen benim yaşayana kadar inanmamakta direndiğim..
Buluşma saati için gözünüzü saatten alamadığınız
Normal zamanda hiçkimse için gitmeyeceğiniz yollara gittiğiniz
Yüz metre sonra arızaya bağladığınız yürüyüşleri,sevgiliyle el ele yüzlerce metre yürüdüğünüz
Kararları sorgulamadığınız o sımsıcak duygu işte..
Yolda yürürken başınıza türlü şeyin gelme ihtimali gibi aşk..
Hiç anlaşılamayan bir tılsımı var.
Bir anda şehlâlaştıran,felç eden..
Dokunmadan duramadığınız,manzara misali seyre daldığınız..
Eliniz çenenizde dinlediğiniz .. aşk..
Ne kadar geç yada ne kadar erken bilmem ama bir yerlerde hepimizin bir eşi var
Bazen kaçırırız bazen de ömür geçer.
Aşkın yanınızda yada kalbinizde sizinle bir ömür yaşaması dileğimle..

3 Nis 2012

Bir Bakış Açısı

Biz kadınların zekâsını erkeğin düşünce yapısıyla karşılaştırmak mümkün tabi..
Ama iki zekâyı aynı teraziye koymayı düşünenin yoktur zaten birşeyi.. Kâile bile almayın..
Çok şey hakkında bilgi sahibi olmak değildir zekâ.. Algıladıklarımızla alakâlıdır..
Bir yalan söylenmeye başladığının kaçıncı saniyesinde fark edilir mesela!!
Birinin bir sonraki sözünün nasıl başlayacağını tahmin edebilmektir mesela!!
İstenecekleri ve de beklenen hareketin ne zaman olacağını bilmektir mesela!!
Çok iyi bildiğiniz bir bakışın ardından kuracağınız cümleyi içerde hazırlamaktır mesela!!
Hafife düşmeyi de beyin yorulduğunda zekânın kendini resetlemesi olarak görürüm ben..
Fakat dikkat edin..
Her reset ertesi hayatınızın içindekiler değişir. Şaşkınlığınız,alışkanlıklarınız,davranışlarınız değişir.
Zihniniz boşalır,hayatınıza girenler değişir..
Yeni hislerle boğarsınız bünyenizi ama aynı zekâyla..
Her reset sonrası dış etkenlere açık hale gelirsiniz.. Bu nedenledir ki taze temkinlidir beden..
Birden konuşmaz,yavaş düşünür,dizginleri bırakmaz..
Kadın önce "her erkek aynıdır ama.." dan yola çıkar.. Fakat her erkek "farklı" çıkar..
Erkek "her kadın aynıdır" dan yola çıkar.. Fakat her kadında ayrı lezzet tadar..
Çok birşey istemiyoruz esasında,ayrı dünyalardan olsak da..
Biraz sevgi,bir omuz,bir çift el,bir anlamlı bakış,bir sahiplenen sarılış,doğrularla yanlışların yarışmadığı birşeyler..
Aşka açık olsun çakralarınız.. Ne zaman gözünüze bir gözün değeceği belli olmaz..
Hatta aşkınızdan çamura düştüğünüzde bile sevebilir sizi biri istediğiniz gibi..
Belli mi olur..!! 

2 Nis 2012

Ne sen Ne de ben


Kaçarım kendimden,kaçarım senden
Sığınırım mutlaka bir köprü altına
Gece alır beni koynuna
Ne sen bulursun beni ne de ben
Dursam zaten yaşamam çok
Ellerime bile hükmüm geçmez
Kapının koluyla yoldaş olurum
Bir pencere bellerim kendime
Ne sen bulursun beni ne de ben
Gitmek düşünmektir sadece
Kimseden gitmez  kimse
Bir han bulurum elbet yolcularda seni gördüğüm
Tutarım birinin belinden
Ne sen bulursun beni ne de ben

İki ara


Mutluluk gözyaşının ardından gelir.
Tıpkı yağmurun ardından çıkan gökkuşağı gibi
Bir sonraki yağmura kadar tadı çıkarılır
Yani bir sonraki gözyaşına dek mutluluğu yaşamak..
Ne büyük hazdır..
İki gözyaşı arası seni yaşamak
Bir tepenin başında rüzgâra kafa tutmak gibi
Ayakların denizde bedenin güneşin ellerindeyken
Suyun sesini dinlemek gibi
Yüksekten atlamak
Heyecandan ölmek gibi